Amasya Sabuncuoğlu Şerefeddin Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli Nöroloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Senem Sezikli, vertigo (baş dönmesi) hastalığına dair önemli açıklamalarda bulundu.

Vertigo, baş dönmesi olarak da bilinen bir durumdur ve genellikle iç kulağın sorunları sonucunda ortaya çıkar. Dr. Sezikli, başımızdaki labirentlerin içinde özel bir sıvı bulunduğunu ve bu sıvının baş pozisyonunda dengeli bir şekilde dolaştığını belirtti. Ancak stres, uykusuzluk, enfeksiyon, kafa travması gibi nedenlerle bu labirentlerdeki kalsiyum kristallerinin sıvıya çökmesi durumunda vertigo hissi ortaya çıkar. Vertigo, kişinin kendisinin veya çevresinin döndüğü hissiyle karakterizedir.

Sezikli, özellikle hızlı kalkma, uzun süreli oturma, yatarken baş pozisyonunu değiştirme gibi durumların vertigonun tetikleyicileri olduğunu ifade etti. Birçok vertigo vakası, iç kuldaki labirentlerdeki kristallerin yer değiştirmesi veya sıvı dengesizliği nedeniyle oluşan Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo (BPPV) olarak adlandırılır. İlk vertigo belirtileri yaşayan bireylerin bir uzmana başvurması gerektiğini vurgulayan Sezikli, tanı konulduktan sonra tedavi yöntemlerinin belirlenebileceğini söyledi. Fizik tedavi, baş dönmesi egzersizleri ve ilaç tedavisi gibi yöntemlerin etkili olabileceğini belirtirken, her vakada bireysel tedavi yaklaşımının gerekebileceğini hatırlattı.

Sezikli, vertigo ile karışabilen diğer iki önemli baş dönmesi sebebini de açıkladı. Bunlar, Vertebrobaziler Yetmezlik ve beyincikte damar tıkanıklığı veya kanama olarak sıralandı. VBY'nin genellikle dengesizlik, yürüme zorluğu ve ayakların yerde boşluğa basması gibi belirtilerle ortaya çıktığını belirten Sezikli, tanının arter ultrasonu ve/veya beyin damarlarının anjiyografisi ile konulabileceğini söyledi. Beyincikte damar tıkanıklığı veya kanamasının ise daha gürültülü ve ağır seyirli olduğunu belirten Sezikli, bu durumda teşhisin beyin MR veya tomografisi ile konulabileceğini ve hastanede yatarak tedavi edilebileceğini belirtti.