Bugun...


Ülkümen PELİTLİ

facebook-paylas
İÇİMİZDEKİ HAİNLER VE MİT TIRLARI…….
Tarih: 02-01-2017 00:00:01 Güncelleme: 02-01-2017 00:00:01


     Önceki gece bir tartışma programında, eski bir asker emeklisi yorumcunun PKk nın eleman sayısını 5.000 ile 8.000 arasında açıklaması dikkatimi çekti.

İnternette uzun bir araştırma yapınca bu rakamların çeşitlilik gösterdiğini görebiliyoruz. Yurt içinde 2.500, toplamda 9.000 diyen haberden tutunda, 30-40.000 li rakamlara kadar çıkan değişik kaynaklar ve haberler var.

      Bu haberleri araştırırken, öldürülen ve etkisiz hale getirilen PKK lı sayısını öğrenmek istedim. Bir kaynakta sadece 1984ile 2006 arasında, 117 bin civarında PKK lının yakalandığını, 25 bininin ise öldürüldüğünü, 22 Temmuz 2015 olaylarından itibaren ise kasım 2015 tarihine kadar sadece 4 ayda 2000 teröristin öldürüldüğünü, vikipedi isimli kaynakta ise bu zamana kadar toplam 39.000 teröristin öldürüldüğünü yazmakta. Bizim ise 6500- arası şehit verdiğimiz belirtilmekte. Kaybettiğimiz 500 milyar doların üstündeki milli servet ile neler yapılabileceğini anlatmaya gerek bile yok. Ülkemizdeki milyar dolarlık yatırımları gördükçe, bu para ile neler yapılabileceği, nasıl küresel bir güç haline gelmemizin engellenmeye çalışıldığı, dış beslemeli ve destekli bu hainlerin ülkemizin geleceğini nasıl durdurduğu, enerjimizi ve milli servetimiz nerelere harcadığımızı düşünmek bile insanın içini acıtıyor.

      Asıl dikkat çekmek istediğim nokta ise bu bilinenlerin dışında, 40.000 e yakın öldürülen PKK lı teröriste rağmen, neden hala bu örgütün tam anlamıyla bitmediği, hala binlerce militanı nasıl devşirebildiği, bu kadar güçlü bir ekonomiye( uyuşturucu trafiği ile kazandığı yüz milyonlarca dolar dahil, kaçakçılık ve haraç sistemi) nasıl sahip olduğu, en gelişmiş savaş aletlerini nasıl temin edebildiği, nasıl Suriye ile olan 911 km sınırımızın yaklaşık (Azez-Cerablus arası 98 km hariç) yaklaşık 700 km sinden fazla alanda söz sahibi olduğu, Irak’ta bağımsız Kürt Yönetimi bölgesi dışında Şengal, Kerkük, Musul, Telafer de söz ve eleman sahibi olduğu.

      Aslında hepimizin bildiği fakat asıl malumun ilanı en yetkili ağızlardan, nihayet dünya kamuoyu önünde, en açık ve suçlayıcı şekilde dile getirildi. Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Dışişleri Bakanı aynı konuya vurgu yaptı ve açıkça hepimizin bildiği ama demokratik ve diplomatik teamüller gereği üstü örtülü seslendirilen, ABD nin önce direkt sonra ise PYD eliyle bu örgütü silahlandırdığını dünya kamuoyunun kucağına Çavuşoğlu’nun deyimiyle “nokta” diyerek bıraktı.

      Avrupa’da bunların nasıl serbestçe dolaştıkları, meclislerinde ağırlandıkları, yerli ve yabancı eleman devşirdikleri, haraç ve uyuşturucu ile ekonomik destek aldıkları kaynaklar ise mutlaka bir gün kendi kucaklarında bomba olarak patlayacak ve kendilerine dönecektir.

      ABD gün  fotoğraflana bu desteklerinin suçluluk duygusunu bastırmak için mutlaka farklı alanlara dikkati çekecek, diğer Fransa, Almanya, kanada, İngiltere gibi ülkelerde bir parça olsun duraksayacaktır.

      Önemli olan onların bildiğimiz ve beklediğimiz gibi ne yaptığı değil, bizim içimizdeki hainlerin ne yapacağıdır.

      MİT Tırları olayında olduğu gibi, ülkesini dünyaya deşifre eden zıp zıp Can gibi gazeteciler ve onun yattığı cezaevi önünde nöbet tutan soysuz şerefsiz her kesimden destekçileri olduğu sürece, bizi yaralayan ve yüreğimizi kanatan bu olacaktır. Bu şerefsizlerin gözü aydın, Zıp zıp can ta alman cumhurbaşkanının kucağına kadar zıpladı karısını bile bırakıp kaçarken, sizin nereye zıpladığınızı ise hep beraber göreceğiz. Eminiz ki millet ve devlet sizin o çekirge kanatlarınız mutlaka kopartacak ve koparmak zorundadır.

      Zıp Zıp Can ve onun gibi bu ülkenin her kesimini işgal etmiş şeref yoksunu olan kişilere şimdi sormak gerek. ABD ve diğer ülkelerin açıkça ülkemizi yok etmeye yönelik terör örgütüne gönderdiği silahları görmezden gelirken, Suriye’de tek destekçisi biz olan Türkmen ve diğer muhalif guruplara giden MİT Tırları sizi neden rahatsız etti, size niye battı? FETÖ kumpası ile ortaya çıkartılan ve Eren Erdem gibi Atatürk’ün kurduğu partide milletvekili olan ve bizi Avrupa’ya şikayet etmekten başka hüneri olmayan tipler, bu silahların DAEŞ e gittiğini, hatta daha ileri giderek kimyasal silah bile verdiğimizi iddia edecek kadar alçalmalarına rağmen, o silahlar gerçek mazlumların eline geçmiş ki, bu gün altımızı oyacak olan o Suriye bataklığında, tüm dünyanın seyrettiği o mazlumların gücü olarak Rusya ile birlikte, 24 Ağustosa kadar sınırından içeri bile giremediğimiz Suriye’de barışın ve muhaliflerin garantörü olarak masaya oturabiliyoruz.

      O silahlar yerine gitmiş ki, bizi desteklemekle suçladığınız Daeş’in karşısında sahada mücadele eden tek güç olarak, onların en büyük düşmanı olmuşuz. Tüm dünyanın hayranlıkla izlediği operasyonel ve korkulan ordumuzla, tüm dünya tarafından yalnız bırakıldığımız El Bab ta Daeşi en ağır yenilgiye uğratırken, El Bab ın temizliğinden sonra yöneleceğimiz Menbiç, Afrin, Fıratın doğusundaki diğer Kürt Kantonlarında, bu terör örgütünü ve ABD yi korkudan titretecek hale gelmişiz.

      Suriye’de ne işimiz var diye sorup efelenen ama Beşiktaş’ın göbeğindeki buralardan gelen kanlı şerefsizlerin yaptıklarını zevkle izleyen, dünyanın en alçak ve şerefsiz iç işbirlikçilerimiz, merak etmesinler. O tırlar şimdi insani yardımla ve binlercesi yine o coğrafyaya ulaşırken, çarpıttığınız MİT Tırları sizi bir şekilde lastiklerinin altına alıp, bu milletin önündeki engel olmaktan çıkaracak emin olun. Sizi Alman Cumhurbaşkanının kucağına kadar zıplayan Can abinizde kurtaramayacak.Bu milleti hala anlayamadınız. Sizin soyunuz ve şerefiniz, mutlaka TÜRK kimliği altında yok olacak. Peygamber Ocağı ve İslam’ın kılıcı TSK ise arındırıldıktan sonra kazandığı ivme ile tüm ağa babalarınıza o coğrafyada kan kusturacak ve mazlumun gücü olmaya devam edecek.

      NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE.

      Yeniden buluşabilmek dileğiyle, yeni takvim yılınız kutlu olsun. 02.01.2017





YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
HABER ARŞİVİ
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI